5.9.08

Türk'ün Dominosla İmtihanı


Dominos’un stratejisini herkes bilir. 30 dakika içerisinde gelmeyen pizzalar, Dominos müessesinin ikramıdır. Zaman zaman Dominos tüketirim. Hakikaten de 30 dakikayı geçirdikleri olmamıştır.

Cumartesi gecesi, ‘delikanlı’ bi’ arkadaşla film izliyorduk. Karnımız acıkınca yemeksepeti.com’dan Dominos pizza söyledik. Talih kuşu bizim de başımıza kondu ve lezzet 45 dakika sonra kapımıza gelebildi.

"Tam 45 dakika oldu, para bekleme bizden!" dedik.

Dominos çocuk “Restorana haber verin” dedi.

Biz de restoranı arayıp haber verdik. Nihayetinde Dominos çocuğu uğurladık ve bedavaya gelen pizzaları yemeye başladık. Ama yok! Pizzalar delikanlı dostumun boğazından geçmiyor. Tutturdu da tutturdu. Tutamadım kaptı telefonu, restoranı aradı.

“Abi’cim. Valla ben helal süt emmiş adamım, kimsenin hakkını yemek istemem. Yiyemiyorum pizzaları, yutkunam›yorum, aha bak boğazımda kaldı. İyisi mi sen çocuğu geri gönder. Ben parasını vereceğim bunların”

Ben şaşkınlıkla izliyorum ve Dominos’un bu uygulamasının caiz olup olmadığını düşünüyorum.

Derkeeen ne oldu!

Telefondaki Dominos adamı müthiş bi’ heyecanla “Hemmmen” dedi. “Hemen yolluyorum çocuğu!”

Yahu n’oldu da oldu! Sen 30 dakika diye bas bas bağırıyorsun. 45 dakika sonra geliyorsun. Para vermeyince mırın kırın yapıyorsun. Müşteri dangalak çıkıyor, para vereceğim diyor. Sen de çocuğu yollayıp parayı alıyorsun. Haydi buyrun.

Olan bitene mi gülsem, Domions’un haline mi ağlasam bilemedim. Dominos çocuk parayı almak için geri geldiğinde ağzımın kenarından mozerella sarkıyordu. Pek de oralı olmadım.